Gelecek her şeydir. Beklentilerimiz, umutlarımız, yaşamımız, yaşadıklarımız, paramız, zamanımız hatta geçmişimiz bile... Bütün yaşamımız aslında gelecekle doğru orantılı. Ona göre hazırlık yapıyoruz. Ne düşündüğümüzün pek de önemi yok. Düşüncelerimiz bile geleceğin etkisinde...
Kafamızı biraz arkaya yaslayıp düşündüğümüzde bütün beklentilerimizin gelecek üzerinde olduğunu görüyoruz. Umutlarımızı bağladığımız sınavın sonucu da gelecekten bir beklenti. Doğmasını dört gözle beklediğimiz çocuğumuz da gelecekten bir beklenti. Geçmişten kalan anıları yad ederken bile geleceğe ilerliyoruz. Gelecek olmasa geçmişteki anıları nasıl yad edebiliriz ki. Veya geçmişten nasıl ders çıkarabiliriz, geçmişimizle nasıl övünebiliriz?
Tüm mesele aslında geleceğin etkisinde sürdüğümüz güdümlü hayatta saklanıyor. Geçmiş önemini yitiriyor. Şimdiki zaman önemi yitiriyor. Saatler hep ileri sayıyor. Gelecek dahada geliyor üzerimize. Yaşam döngüsü devam ediyor. Şimdi derken bile şimdi gidiyor. Sonunda ömür bitiyor. Ya sonrası?
Belkide gelecek bizim kaderimiz. Evet seçimleri biz yapıyoruz. Ama gelecek bizi oraya sürüklüyor. Eninde sonunda aynı çıkışa varılacak olan bir labirent gibi. Ne tarafa gidersek gidelim yine aynı kapıdan çıkartacak bir labirent. Hangi yoldan gidersek gidelim aynı çıkışa varacaksak neden o labirentteyiz? Neden labirentte kaçınılmaz olan sonu bekliyoruz? Neden? Aslında bu kadar isyancı olmaya hiç gerek yok. Belkide sadece yaşamalıyız. Nasıl yaşayacağımız ise bize geçmişimizi şekillendirmemizi sağlayacak. Gelecekten arta kalanlar ise nasıl yaşadığımızı ve çıktığımız kapıyı belirleyecek. Gelecekse sadece bayat bir gelecekle belirlenecek...
Ne yazdığımı pek okuyamadım. Umarım saçmalamamışımdır.
Posted on Hede.io - Knowledge Sharing Dictionary
Read this entry or all entries about gelecek.