Orta Çağ'da, Fransa'nın Gaul yöresinde Neustria ve Austrasia adında iki yeni güç ortaya çıktığı zaman, bu krallıkların kralları Merovenj Hanedanındandı. Merovenj ailesinin üyeleri arasında zaman zaman anlaşmazlıklar çıkardı. Merovenjlerde tahta geçme kuralı kan bağıydı, ama VII. Asırda, Austrasian ailesi güç kazanınca, Merovenjlerin konumu geleneksel figür olarak kaldı. Merovenj kültürü, paralarındaki sembollerle ve dine önem vermeleriyle Romalılara benzese de, Bizanslılarla da benzerliği olduğu düşünülmekteydi.
VII. Asırda, Neustria ve Austrasia arasında iç savaşlar olunca, aile büyüklerinden bunlardan yararlananlar oldu. Pippin, bundan faydalanarak kendisini Merovingian Sarayının başkanı ilan edip, büyük malvarlığına sahip oldu. Kendi soyundan olan yeni nesil de onun bu statüsünden yararlanarak, sarayın danışmanı, vekili oldu. 732 senesinde Charles Martel müslümanları yenince hanedanlık yeni bir oluşuma girdi. Karolenj Hanedanlığı, 3. Pippin'in yönetiminde Neustrialarla, Austrasiaların yönetimini idaresi altına aldı. Pippin'in gerçekleştirdiği darbe, Morevenj ailesinin zalim ve beceriksiz olduğuna dair propogandaları güçlendirdi ve Charles Martel kahramanlaştırıldı.
Pippin 783 senesinde öldükten sonra yönetimi oğulları Carloman ve Karl'a bıraktı. Carloman eceliyle öldükten sonra Karl Carloman'ın oğlunun kral olmasını engellleyip, kendisini Neustria ve Austrasia krallığının imparatoru ilanetti. Karl, Şarlman veya Büyük Karl olarak da adlandırıldı. Şarlman ile Karolenj Hanedanlığının da genişleme süreci başlamıştı
Karolenj Rönesansı
Şarlmana'a ait olan Aachen'de bulunan saray, Karolenj Rönesansının doğduğu yerdir. Bu dönem okuma yazmaya önem verildi ve okuma yazma oranı arttı, mimari, hukuk, sanat ve dini eserlerle ilgili önemli gelişmeler kaydedildi. İngiliz keşiş Alcuin davet edilerek Latin kültürüne dönüş için önemli yol katedildi. Aynı dönem, iletişimin kolay olması için ortak yazı düzenine geçildi.